Muhdesat kelimesinden ne anlaşılması gerektiği, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.11.1995 tarihli kararında açıklanmıştır. Kararda: ”Bir taşınmaz üzerine bina yapılması veya ağaç dikilmesinin muhdesat sayılması gerektiği tartışmasızdır. Muhdesatın mütemmim cüz, yani taşınmazın ayrılmaz parçası niteliğini taşıması gerektiğinde de bir anlaşmazlık söz konusu değildir.” İlgili karardan çıkan neticeye göre, mülkiyeti bir başkasına ait bir arazi üzerinde bulunan bina türü yapılar ile ağaç, bağ, bahçe gibi bitkilere muhdesat denilmektedir. Muhdesat, tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilir. Bu yazımızda, muhdesatın aidiyeti davasının şartlarına, davanın kimlere karşı açılabileceğine, hangi mahkemenin görevli ve yetkili olduğuna değinilecektir.

MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ DAVASININ ŞARTLARI

MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ DAVASI KİMLERE KARŞI AÇILIR?

Muhdesatın aidiyetinin tespiti davası, taşınmazın tapu kaydındaki tüm maliklerine karşı açılır. İlgili taşınmaz maliklerinden muhdesatın davacıya ait olduğunu açıkça kabul edenler var ise o tapu maliklerinin davalı olarak gösterilmesine lüzum bulunmamaktadır.

”Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç v.s. gibi bütünleyici parçaların (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HMK’nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmelidir. Mahkemece verilen süre içerisinde dava açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.”

Bu durumda mahkemece, öncelikle tüm tarafların muhdesat iddasını kabul edip etmediklerine dair beyanlarının tespit edilmesi, muhdesat konusunda ihtilaf bulunduğunda muhdesat iddiasında bulunan davacı … vekiline muhdesatın aidiyeti konusunda dava açmak üzere HMK’nın 165. maddesi uyarınca uygun bir süre verilmesi, açıldığı takdirde sonucunun beklenmesi, tüm tarafların muhdesat iddiasını kabul etmesi veya muhdesatın aidiyeti davası açılıp da muhdesatın davacı …’ya aidiyetine karar verilmesi halinde; yukarıda açıklanan ilkeler gözetilerek bilirkişiden rapor alınmak suretiyle satış bedelinden ne kadarının muhdesata isabet ettiğinin yüzdelik oran kurulmak suretiyle belirlenerek, muhdesata isabet eden kısmın muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedelin ise payları oranında paydaşlara dağıtılması ve dağıtım oranlarının hükümde açıkça gösterilmesi; mahkemece verilen süre içerisinde dava açılmadığı takdirde o konuda uyuşmazlık yokmuşçasına davaya devam edilmesi gerekir.

MUHDESATIN AİDİYETİNİN TESPİTİ DAVASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasına bakmaya görevli mahkeme, Asliye Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmiştir.

Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasında yetkili mahkeme ise muhdesatın bulunduğu yer mahkemesidir.